İzmir’de diğer illerden farklı kullandığımız, bazıları daha az kullanılan belki de kullanılmamaya başlayan kelimeler bunlar.
İzmir’li şehrine fazlasıyla bağlıdır, İzmir’e gelen İzmir’li gibi hisseder, İzmir’li olmak için İzmir’de doğup büyümenize gerek yok İzmir’li hissetmeniz yeter. Kimisi de anlayamaz İzmir’li olmanın hissiyatını, değişen ve kaybolan bazı değerler olsa da, diğer büyük şehirlerden bazı ufak tefek eksikleri de olsa, çok göze batmaz, en yaşanası şehirlerden bir tanesidir İzmir.
Aklımıza gelen, kendine has kelimelerini derledik, aklımıza gelmeyen, atladıklarımız affola.
İzmir Sözlüğü
Çiğdem
Çekirdek değil çiğdemdir bizim için, yaz akşamı sahilde elimizde gezdiğimiz, çocukların kağıtta sattıkları!
Darı
Süt darı kulağa ne güzel geliyor, süt mısır aynı etkiyi yaratır mı hiç!
Gevrek
Öncelikle şu konuda anlaşalım gevrek, simit değildir, yapılışları farklıdır. Kahvaltıda yediğimiz o güzelim çıtır gevrek!
Bardacık / Yemiş
Sanki bal yiyormuş hissi veren, kızgın kumsallardan soğuk denizlere atlıyor hissi veren leziz mevye’ye bardacık ya da yemiş denir, incir diye genellenir.
Bango
Mutfak tezgahı 2 kelime bangoysa kısa ve öz 1 kelime, bizce herkes mutfak tezgahına bango demeli!
Boyoz
Bir İzmir Klasiğidir, kahvaltıların baş tacıdır gevrekle beraber, denize karşı sıcak sıcak, çayla iyi gideceği gibi sabaha karşı 2’de 3’te Alsancak’ta da iyi gider.
Ayrıca bu saydıklarımız dışında aşağıdakileri de es geçmeyelim;
Klorak vardır, marka olmasına rağmen çamaşır suyu yerine kullanılmıştır uzun süre, halen de kullanılır.
Samimiyetimizden gelen kısaltmalar vardır, domatese domat, mandalinaya mandalin gibi.
Sigorta demeyiz, sigorta daha farklı bir şey gibidir, asfalya deriz biz, asfalyadır o.
Kumru bizim için sadece bir kuş değildir, aynı zamanda yenen bir şeydir.
Otogar daha çok garajdır bizim için, garajdan yola çıkar şehirler arası otobüsler.
İlkokuldan, liseden vb. mezun olurken aldığımız şeyin adı da andaçtır, yıllık diye anmayız adını, andaç deriz.
Daha unuttuklarımız vardır kesin, ilk aklımıza gelenler bunlar oldu.
